Organik Gıda Ürünlerinin tercih
edilme nedenlerini aşağıdaki 10 ana başlık altında özetleyebiliriz:
1. Gelecek Nesilleri Korumak: Gelecek nesilleri korumak için onlara sağlıklı
besinler sunmak zorundayız. Bir çocuğun, gıda maddelerinde kansere neden olan
pestisitlerden zarar görme riski, yetişkinlere göre daha fazla olduğu için,
çocuğun gelecekteki sağlığı gıdaların doğru seçimine bağlıdır.
2. Toprak Erozyonunu Önlemek: Toprak, organik tarımda gıda zincirinin temelini
oluşturmaktadır. Kimyasal gübreler ile bitki beslemenin alışkanlık haline
getirildiği konvansiyonel tarımda, bozulan toprak yapısı rüzgar ya da su
erozyonu ile kolayca kaybedilebilecek bir yapıya sokulmaktadır.
3. Su Kalitesini Korumak: Su, vücut ağırlığımızın ve gezegenimizin yüzde
70'ini oluşturmaktadır. Tarım ilaçları ve diğer kimyasalların yeraltı ve
yerüstü su kaynaklarına bulaşması ile dolaylı olarak ve içme sularına karışarak
da direkt olarak, insanlar başta olmak üzere tüm canlıların hayatı tehlike
altına girmektedir.
4. Enerji Tasarrufu: Modern tarım, diğer endüstri dallarında
kullanılandan daha fazla benzin ve mazot tüketmektedir. Bu tüketim, kullanılan
benzinli ve mazotlu tarım makineleriyle birlikte konvansiyonel tarım
girdilerinden olan sentetik gübre ve ilaçların imalatı sırasında
gerçekleşmektedir. Organik tarımdaki mekanizasyon, konvansiyonel tarımla
karşılaştırıldığında çok daha azdır. En azından yabancı ot mücadelesinin elle
yapılması, tarımsal ilaçlar ve kimyasal gübrelerin kullanılmaması, enerji
tasarrufu sağlamaktadır.
Ayrıca fosil yakıtların tarım endüstrisinde
kullanılması, hem bunların kısa sürede tükenmesi hem de çevreyi kirletmesi
yönünden dezavantajlı olması, bitkisel yağlardan elde edilen çevre dostu
yakıtların kullanımının önemini gündeme getirmektedir.
5. Kimyasal İlaç Kalıntılarından Arındırmak: Birçok tarım kimyasalı tescil edilmeden önce
kanser ya da başka hastalıklara neden olup olmadıklarını tespit için
araştırmalara tabi tutulmaktadır. Fakat bunlar, yaşayan canlıları yok etmek
için üretildiklerinden, insanlara da zarar verme ihtimalleri yüksektir.
Pestisitlerin kansere neden olma ihtimallerinin yanı sıra, doğum arazlarına,
sinir sistemi ve genetik bozukluklara da neden olabildikleri tespit edilmiştir.
Kullanılan sistemik (yani bitkinin bünyesine giren) pestisitler bu risklerin
ana nedenidir.
6. Tarım Çalışanlarını Korumak: Özellikle tarım kimyasallarının yoğun ve
kontrolsüz olarak kullanıldığı ülkelerde, tarım işçilerinin sağlıkları büyük
risk altındadır. Bu kişilerin kansere yakalanma olasılıkları da yüksektir. Her
yıl yaklaşık bir milyon kişinin tarım ilaçlarından zehirlendiği tahmin
edilmektedir.
7. Dar Gelirli Çiftçilerin Gelir Düzeylerini
Yükseltmek: Birçok organik tarım
üretimi yapan çiftçi, aile işletmesi şeklinde çalışmakta ve çiftlik arazisi de
küçük olmaktadır. Organik tarım ürünlerinin satış fiyatlarının konvansiyonel
tarım ürünlerine göre yüksek oluşu, sentetik gübre ve tarım ilaçları gibi girdilerin
çok sınırlı kullanılması ya da hiç kullanılmaması bu ölçekteki işletmelerin kar
marjını yükseltebilmektedir.
8. Ekonomik Üretimi Hedeflemek: Organik tarım ürünlerinin fiyatlarının
konvansiyonel ürünlerinkinden daha pahalı olduğu bir gerçektir. Ancak
konvansiyonel gıdaların görünmeyen maliyetleri hesap edildiğinde, organik
gıdalardan daha pahalıya mal oldukları meydana çıkacaktır. Örneğin,
konvansiyonel tarımda oldukça çeşitli ve fazla miktarda sentetik girdi
kullanılması gerekmektedir ve bunların kullanımı sonucu, bertaraf edilmesi
problem yaratan tehlikeli atıklar ortaya çıkmaktadır. Organik tarımda
kullanılabilecek sentetik girdi miktarı oldukça sınırlı olduğundan bu tür
faaliyetlere ayrılması gereken kaynaklar da konvansiyonele göre çok daha az
olacaktır.
9. Biyolojik Çeşitliliği Sağlamak: Konvansiyonel tarımda çoğunlukla aynı tip
ürün/ürünler sürekli olarak yıllarca ekilir. Bu nedenle toprağın sömürülen
besin maddeleri ve mineralleri her yıl artan miktarlarda kullanılan sentetik
gübrelerle tekrar toprağa verilmeye çalışılır. Sentetik gübreler toprağın
mikroflorasını tahrip eder; solucanları, faydalı böceklerin topraktaki larva ya
da yumurtalarını öldürür.
Tek tip ürünler, o ürünlerde zararlı olan
haşerelerin yoğunluklarının artmasına neden olur. Bu ise tarım ilacı
kullanımını zorunlu hale getirir. Tarım ilaçları, o ilaçlara karşı direnç
mekanizmaları güçlenen haşerelerin çoğalmasını engelleyemediği için,
dozajlarının ya da uygulama sıklıklarının arttırılması, hatta yeni başka
ilaçların devreye sokulması gündeme gelecektir. Yoğun tarım ilacı uygulaması,
bitkilere musallat olan haşerelerle birlikte onların düşmanı olan predatörlerin
de yok edilmesine ve/veya böceklerle beslenen kuşların zehirlenmesine neden
olur. Buna karşılık organik tarım yapılan işletmelerde haşere mücadelesi
organik preperatların kullanımıyla çevredeki diğer faydalı hayvan ve böceklerin
varlığını sürdürmeleri temeline dayanır.
Hayvan gübresi, doğal bitki besin elementleri,
mineral katkıları, feromon tuzakları gibi ürüne doğrudan temas etmeyen
biyoteknik yöntemler, iyi bir ürün münavebe planı ve özellikle yeşil
gübrelemeyle yetiştirilecek ürünün ihtiyacı olan besin maddeleri sağlandığı
gibi, toprağın yapısı ve toprak mikroflorası korunmuş olur. Biyolojik
çeşitliliğin korunması hem organik tarımın başarısı için hem de eko-sistemin
dengelerinin bozulmaması için gereklidir.
10. Ürünlerde Daha Zengin Bir Aroma Yaratmak: Bulunulan bölgede mevcut ya da bölgeye çok kolay
uyum sağlayan ürün çeşitleri, organik tarım koşullarında yetiştirildiklerinde,
kendilerine özgü tat ve aromalarından bir şey kaybetmezler. Sentetik
kimyasallar kullanılmadan üretilmiş olan organik ürünlerin albenisi
konvansiyonel ürünlerden daha düşük olabilir; ancak besin, mineral, vitamin
içerikleri, tat ve aromaları, ayrıca hasat sonrası raf ömürleri konvansiyonel
ürünlerden daha fazladır.
Hafta İçi : 08:30 - 18:00 Cumartesi : 08:30 - 14:00